Bir şehir neden sevilir ki???
Sorunun cevabı aşağıdaki listede saklı. Sadece bu ay içerisinde katıldığım / katılacağım sosyal-kültürel faaliyetlerin listesidir, arz ederim:
Sorunun cevabı aşağıdaki listede saklı. Sadece bu ay içerisinde katıldığım / katılacağım sosyal-kültürel faaliyetlerin listesidir, arz ederim:
9 Ekim 2012 - Troyalı Kadınlar / Tiyatro
28 Ekim - Toros Canavarı / Tiyatro
2 Kasım 2012 - Senfoni Orkestrası Dinletisi
4 Kasım 2012 - Sidikli Kasabası / Tiyatro
9 Kasım 2012 - Aç Sınıfın Laneti / Tiyatro
18 Kasım 2012 - Kanlı Nigar / Tiyatro
Ben de Badi de Eskişehirli değiliz. Üstelik üniversiteyi de burada okumadık. Çalışmak için geldik, burayı çok sevince de memleketlerimizi elimizin tersiyle ittik ve burayı kendimize vatan yaptık. İkimiz de ailelerimizden yaklaşık 10 saat uzaktayız. Olsun... Şu dünyada, insanın yaşadığı şehri sevmesinden ve içinde huzurla yaşamasından daha büyük nimet var mı?
Buraya ilk yerleştiğimizde şaşkın bakışlar eşliğinde sorulan "Neden? "sorularına maruz kalmıştık. Şimdi blogumda zaman zaman madde madde açıklayacağım, bir insanın neden hiçbir bağının olmadığı bir şehri kendine "yuva" olarak seçebileceğini.
Eskişehir'in beni kendisine aşık eden yanı sosyalliğidir. Herkes hayatın içine karışır burda. Sokaklar, kışın -20 derecede bile cıvıl cıvıldır. Sinema salonları, tiyatro salonları, opera, bale gösterileri, konserler, imza günleri, söyleşiler, konferanslar, kütüphaneler hınca hınç dolu olur. Ayakta bile yer bulamazsınız. Satışa sunulur sunulmaz tüm biletler tükenir burada. Bu nedenle İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa devlet tiyatrolarının oyuncuları buraya gelmekten haz duyarlar. Tüm koltukların dolu olduğu, hatta bir o kadar seyircinin koridorlarda yerlerde oturduğu bir salonda sahneye çıkarlar çünkü. Oyun bitiminde dakikalarca ayakta alkışlanırlar. Üstelik burada tiyatro-opera-bale-senfoni biletleri 3TL-6TL arası fiyatlarla satılıyor. Evet, yanlış okumadınız. Türk ve dünya tiyatro tarihinin en kaliteli oyunlarını, Haldun Dormen gibi yönetmenlerin yönetip son derece başarılı oyuncuların sahnelediği bu oyunları bu fiyatlara izleyebiliyoruz. Nasıl sevmeyeyim ben bu şehri..
Kendimle ilgili bildiğim bir şey varsa o da şudur ki; ömrümü evde geçiremem. Yaşayamam öyle, nefes de alamam zaten. Evde 2 günden fazla kapalı kalsam boğulurum. Sokağa çıkmalıyım, çantamı koluma takıp rahatça gezmeliyim tozmalıyım. İsmi lazım değil, yıl 2012, Türkiye'nin X şehrinde öğretmen olan arkadaşım "Burada bir kadın sokağa yalnız çıktı mı kötü gözle bakarlar, yanında ya annen olacak ya eşin ya da akraban. Hayatta gece yürüyemezsin sokakta!" dediğinde sıkı sıkı sarılasım, gözlerinden öpesim geliyor Eskişehirimi... Allah korusun beni öyle yerlerden!
Burada sokakta hayat var, caddede hayat var, mekanlar ağzına kadar dolu - alkollü alkolsüz her yer tıklım tıklım. İnsanlar sohbet etmeye bayılıyor. 3-5 kadın bir araya gelip hemen cafe ye atıyor kendini, günleri bile dışarıda yapıyorlar. Eskişehir insanı sevmiyor evi. Havanın çok soğuk oluşuna inat her dem evin dışına atıyorlar kendilerini. Tam benlik..:)
Velhasıl, burada etkinlik bitmez. Gezeyim, göreyim, öğreneyim, kültürüme kültür katayım, kalabalıklara karışayım, sosyalleşeyim diyene aksiyon bol burada.
Not: Yukarıdaki tüm biletler 2 kişi için sadece sadece 30TL.
2 yorum:
Eskişehir bir harika. Yaklaşık 10 kez falan gelmişimdir ve her gelişimde keyif aldığım tek şehir. Ve kesinlikle dediğiniz gibi soğuk Eskişehir'liyi etkilemiyor :)
:))))
her kelimesine katılıyorum..
Yorum Gönder
Bir blogun en çok ihtiyaç duyduğu şey yorumdur. İşte tam da bu sebepten, aklına geleni yaz...